4 Eylül 2014 Perşembe

"Top musunuz la amk"


Evet yanlış okumadınız yazımın başlığı çok sık rastladığımız bir durum. Hetero babında sevgilimin eli omzumda benimki ise onun belinde konuşarak ilerliyoruz ve parktan geçerken bir arabadan yükselen yavşak seslerle "TOP MUSUNUZ LA AMK" diye böğüren bir kaç ortalık çocuğundan ibaret insanlar. Bu benim ilk deneyimim oldu ve inanın çok mutlu oldum :))

Nasıl bir manyaklık diyorsunuz değil mi? Bu nasıl bir kafaysa bana da getirin diyeni de duyar gibiyim. He he bunların hiç birini düşünmeyenleride unutmadım tabi :D Sizi de bu kafaya davet ediyorum. Neden mutlu oldum biliyor musunuz? Bunu yapmaya çekinen onlarca sevgili olan kişiler kendini saklamaya devam ettikçe toplumda bu yobazlaşma devam edecek. Tam anlamıyla açık açık gidin parklarda sevişin mesajı alanı vururum! :D Kim istemezki sokakta sevdiğinin elinden tutup yürümeyi hiç bir şeyi kimseyi umursamadan değil mi? İşte bunun gibi şeylere toplum hazır değil diye diye diye ... erteleye erteleye bu zamana geldik. Ama şu bir gerçek ki toplum bizimle hazırlanacak bu olaylara karşı. Çünkü ne kadar görünür olursan bu o kadar sıradan bir şey olacak.


    *Kalabalığın ortasından geçerken koluna girdiğim de,
    *Oyun oynar gibi kol kola gezdiğimiz de,
    *Biri görürse n'olur kaygısını yendiğim de,
    *Onlarca gözlere hedef olduğum da,
                                               
                                                       DOĞRUDUR!


 

 Eğer bir gün haberlerde ".....'de yaşayan S, kimliği belirsiz kişiler tarafından tartaklanarak linç edildi. Linç girişiminde bulunan bir grup kişi S'ye saldırısı kınanırken arkasında onlarca kişiyle bu olaya tepki gösteren LGBT üyeleri de yoğun destek aldı" gibi bir haberle karşılaşırsanız da şaşırmayın. Neden mi? Çünkü biz her yerdeyiz! Evde,okulda, hastanede,pastanede,postane, caddelerde! Kimimiz doktoruz, kimimiz mühendis, kimimiz memur kimimiz ise öğrenci! İşte biz biz olduğumuz sürece, kendimizi savunduğumuz ve görünür olduğumuz sürece her şey normale dönecek yani toplum artık yadırgamaz hale gelecek...

Gözden uzak olan her şey yadırganır...

Bir diğer komik olay ise şuydu:
Yine aynı yol üzerinde yürürken bir grup genç, çoluk çocuk denebilecek biri: "ya ayıp ama ya! Sapıklar" gibi gülümser bir tonla birşeyler söyledi. Buna cevaben teşekkür ederim beni güldürdünüz dediğimde ise çocuk "aa cevap verdi" dedi :D ... sokaklarında durum böyleydi bu gecede.

 Gizlenmeyin diyip neden "....'de yaşayan" ve ".... sokakları" diyecek olursanız o işin esprisi.

Denizi olmayan şehire neden Denizli derler ki! :)
Denizli'den Selamlar...



Kimine göre TOP, kimine göre SAPIK; Bana göre çocuk; Sevgilime göre Biricik'im...
Savaş :))

6 yorum:

  1. Denizli gibi bir yerde bunu yapabilmen harika..Denizliyi bilirim de mutluluklar ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler Can :) Açıkçası bende şaşıyorum kendime çünkü bu kadar özgüven tavan yapmamıştı artık her şey için geç kalmamalıyım diyorum ve yaşamın tadını çıkartmaya çalışıyorum. :)

      Sil
  2. AY bundan sanırım 2 ya da 3 yıl önceydi aynı bu yazıyı ben de yazmıştım. Gerçi sadece bağırmamış gelip tartaklamışlardı da. Ama ben yine de devam edeceğim sevdiğimin elini tutmaya demiştim.

    Anılarım canlandı. Lütfen aynen devam edin. tutun elinden sevdiğinizin ;)

    Ha bu arada istanbul du tartaklandığımız yer, istiklal caddesi. polisin önünde hem de..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hiçbir zaman o eli bırakmadım, bırakmam. Koluna girmekten de vaz geçemiyorum o da ayrı bir şey zaten :) :)

      Sil
    2. İstanbul ya da bir başka yerde bu gayet doğal Kaan. Çünkü insanlar ne kadar kültürlü bilgili olsalar da elbet arada fire verenleri de oluyor. Birde polisin önünde onlardan destek alırcasına sataştıklarını bile düşünürüm. Yazıyı bulup okuyacağım :)

      Sil